top of page

İngilizce Infinitives Eylemlik Yapısı

İngilizce Infinitives Eylemlik Yapısı

İngilizce dil bilgisi içerisinde önemli bir yere sahip olan "infinitives" (eylemsi), fiilin kişi ve zaman belirtmeden kullanılan hali olarak tanımlanır. Türkçede eylemsi olarak adlandırılan bu yapı, cümlede isim, sıfat ve zarf görevinde kullanılabilir. İncelenecek olan "infinitive" yapıları, iki ana kategoriye ayrılır: "Full Infinitive" (to'lu eylemlik) ve "Bare Infinitive" (to'suz eylemlik).

Full Infinitive To'lu Eylemlik

"Full infinitive," fiilin başına "to" getirilerek oluşturulan yapıdır. Bu yapı, cümlede farklı görevlerde kullanılabilir.

Cümlenin Öznesi Olarak Kullanım

"Full infinitive," cümlenin öznesi olarak kullanılabilir.

Örnekler:To travel the world is my biggest dream.

Dünyayı gezmek en büyük hayalim.

To learn English takes time and effort.

İngilizce öğrenmek zaman ve çaba gerektirir.

To be healthy requires regular exercise.

Sağlıklı olmak düzenli egzersiz gerektirir.

To cook for others is very fulfilling.

Başkaları için yemek yapmak çok tatmin edicidir.

To succeed in life needs dedication.

Hayatta başarılı olmak adanmışlık gerektirir.

It ile Kullanım

Bazı durumlarda, "it" özne olarak kullanılır ve "infinitive" öbeği cümlenin geri kalanını oluşturur.

Örnekler:It is important to stay hydrated.

Susuz kalmamak önemlidir.

It was difficult to finish the project on time.

Projeyi zamanında bitirmek zordu.

It is a pleasure to meet new people.

Yeni insanlarla tanışmak bir zevktir.

It seems impossible to solve this problem.

Bu sorunu çözmek imkansız görünüyor.

It is essential to understand the basics first.

Önce temelleri anlamak gereklidir.

To be ile Kullanım

"To be" fiili, cümlenin yüklemi olarak "full infinitive" yapısında kullanılabilir.

Örnekler:To be happy is to live in the moment.

Mutlu olmak anı yaşamaktır.

To be a teacher requires patience.

Öğretmen olmak sabır gerektirir.

To be honest is always the best policy.

Dürüst olmak her zaman en iyi politikadır.

To be a leader means to inspire others.

Lider olmak başkalarına ilham vermek demektir.

To be or not to be, that is the question.

Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu.

Superlative + To + Infinitive Kullanımı

Superlative sıfatlarla birlikte "to infinitive" kullanımı yaygındır.

Örnekler:She is the best person to ask for advice.

Tavsiye almak için en iyi kişi o.

This is the toughest exam to pass.

Bu, geçmesi en zor sınav.

He is the youngest player to win the championship.

Şampiyonluğu kazanan en genç oyuncu o.

This is the easiest way to solve the problem.

Sorunu çözmenin en kolay yolu bu.

She is the most suitable candidate to lead the team.

Takımı yönetmek için en uygun aday o.

Noun + To + Infinitive Kullanımı

Bazı isimlerden sonra doğrudan "to infinitive" kullanılır.

Örnekler:I have the ability to learn new languages quickly.

Yeni dilleri hızlıca öğrenme yeteneğine sahibim.

He expressed his desire to travel the world.

Dünyayı gezme arzusunu dile getirdi.

They made an effort to finish the project early.

Projeyi erken bitirmek için çaba gösterdiler.

She refused to accept the offer.Teklifi kabul etmeyi reddetti.

The team has a plan to win the championship.

Takımın şampiyonluğu kazanmak için bir planı var.

Bare Infinitive To'suz Eylemlik

"Bare infinitive" ise "to" olmadan kullanılan fiil halidir. Genellikle belirli fiillerden sonra kullanılır.

Modal Fiillerden Sonra Kullanım

Modal fiillerden sonra gelen fiiller "bare infinitive" olarak kullanılır.

Örnekler:

You must complete your homework.

Ödevini tamamlamalısın.

She can speak three languages.

Üç dil konuşabiliyor.

They might go to the concert tonight.

Bu gece konsere gidebilirler.

He should call his parents.

Ailesini aramalı.

We will leave early tomorrow.

Yarın erken ayrılacağız.

Let Fiilinden Sonra Kullanım

"Let" fiilinden sonra "bare infinitive" kullanılır.

Örnekler:

Let me help you with that.

Sana bununla yardım edeyim.

She let the children play outside.

Çocukların dışarıda oynamasına izin verdi.

Let us discuss the issue further.

Konuyu daha fazla tartışalım.

He let them leave early.

Onların erken ayrılmasına izin verdi.

Don’t let anyone discourage you.

Kimsenin seni cesaretini kırmasına izin verme.

Make Fiili ile Kullanım

"Make" fiili ile oluşturulan cümlelerde "bare infinitive" kullanılır.

Örnekler:

She made him apologize.

Onu özür dilettirdi.

The teacher made the students write an essay.

Öğretmen öğrencilere makale yazdırdı.

He made her clean the room.

Odayı ona temizletti.

They made us wait outside.

Bizi dışarıda beklettiler.

She made them finish the project.

Projeyi bitirmelerini sağladı.

Infinitive veya Gerund ile Anlamı Değişmeyen Fiiller

Tümcenin nesnesi olarak Infinitive (to & bare) veya Gerund (Ving) olarak kullanıldıklarında anlamları değişmeyen ve sıklıkla kullanılan eylemler şunlardır:

  • agree: aynı fikirde olmak

  • appear: görünmek

  • care: önem vermek

  • claim: iddia etmek

  • come: gelmek

  • decide: karar vermek

  • demand: talep etmek

  • deserve: hak etmek

  • fail: başarısız olmak

  • hope: ummak

  • learn: öğrenmek

  • neglect: ihmal etmek

  • offer: önermek

  • plan: planlamak

  • prepare: hazırlamak

  • promise: söz vermek

  • refuse: reddetmek

  • seem: görünmek

  • start: başlamak

  • threaten: tehdit etmek

  • volunteer: gönüllü olmak

  • wait: beklemek

  • wish: dilemek

Infinitive veya Gerund ile Anlamı Değişen Fiiller

Tümcenin nesnesi olarak Infinitive (to & bare) veya Gerund (Ving) olarak kullanıldıklarında anlamları değişen ve sıklıkla kullanılan eylemler şunlardır:

  • continue: devam etmek

  • forget: unutmak

  • mean: kastetmek

  • remember: hatırlamak

  • try: denemek

Nesne ve To Infinitive Alan Fiiller

Kendisinden sonra isim (noun)/zamir (pronoun) ve to-infinitive yapısı gelen sıklıkla kullanılan eylemler şunlardır:

  • advise: tavsiyede bulunmak

  • allow: izin vermek

  • believe: inanmak

  • cause: neden olmak

  • challenge: meydan okumak

  • convince: ikna etmek

  • command: emretmek

  • compel: zorlamak

  • encourage: cesaretlendirmek

  • forbid: yasaklamak

  • force: zorlamak

  • get: almak, elde etmek

  • hire: kiralamak

  • invite: davet etmek

  • order: emretmek

  • permit: izin vermek

  • remind: hatırlatmak

  • request: istemek

  • require: gerekmek

  • show...how: birine bir şeyin nasıl olduğunu göstermek

  • teach: öğretmek

  • tell: anlatmak, söylemek

  • use: kullanmak

  • warn: uyarmak

Kommentarer


bottom of page